Prof. Dr. Yavuz YENİÇERİOĞLU2

Böbrek Nakli

Böbrek nakli, son dönem böbrek yetmezliği olan hastalara, cerrahi olarak sağlıklı bir böbreğin yerleştirilmesidir. Nakil böbrek hasta böbreklerin işlevlerini yerine getirecektir. Son dönem böbrek yetmezliği diyaliz ve böbrek nakli ile tedavi edilebilir. Fakat diyaliz tedavileri ile karşılaştırıldığında yaşam süresi yaşam kalitesi, karidyovasküler hastalık gelişim sıklığı ve tedavi maliyetleri açısından böbrek nakli diğer tedavilerden üstündür.
Devamı...

Akut Böbrek Hasarı

Akut böbrek hasarı saatler, günler ve haftalar içinde böbreklerin az çalışması veya çalışmaması neticesinde gelişen bir klinik tablodur. Üre, kreatinin dğerlerinde yükselme ile tanı alır. İdrar miktarı değişken olmakla beraber sıklıkla azalmıştır. Böbrek kan akımını bozan nedenleri (kalp yetmezliği, kanama, ishal, susuz kalma vb), böbreğe zarar veren maddeler(bazı ilaçlar, bitkisel ürünler, bağışıklık bozuklukları, nefritler, damar iltihabı, çeşitli kan anormalllikleri) ve idrar akışını bozan nedenler(taş, prostat büyümesi, mesane ve rahim ağzı kanserleri vb) bağlı olarak gelişebilir. Erken aşamalarda hastalarda herhangi bir yakınma olmaz iken, ilerleyen aşamalarda, bulantı, kusma, halsizlik, nefes darlığı, kanlı idrar yapma, ağrı gibi çok farklı klinik tablolar ile de hastalar başvurabilir. Ayrıntılı değerlendirme ile, böbrek yetmezliğine neden olan durumun saptanması ve etkin tedavi ile bazı hastalıklarda böbrek yetmezliğinde hızlı düzelme sağlanabilir. Tedavide gecikme kalıcı hasralanma riskini arttıracaktır. Basit kan, idrar testleri, görüntüleme yöntemleri (ultrason, tomografi, röntgen vb) sıklıkla tanı için yeterlidir. Bazı olgularda böbrek yetmezliği nedenini otyaya koyabilmek için, ileri kan testleri, böbrek biyopsisi gibi incelemer gerekebilir. Biyopsi için ultason eşliğinde böbrekten küçük bir parça alınır ve alınan parça mikroskop altında incelenerek tanı konulmaya çalışılır. Tedavi böbrek yetmezliği nedenine, böbrek yetmezliğinin derecesine bağlı olarak değişir.  Bazı hastalarda diyaliz (bkz hemodiyaliz ve periton diyalizi) tedavilerine başvurulurken, bazende doğru yaklaşımlarla yüzgüldürücü sonuçlar alınması mümkündür.
Devamı...

Ülkemizde Kronik Böbrek Hastalıkları

Ülkemizde, her 7 erişkin bireyden birinde farklı aşamalarda böbrek hastalığı mevcuttur. Bu hastalıkların bazıları iyi seyirli olmakla beraber, bazıları tedavisiz bırakıldığında son dönem böbrek yetmezliğine kadar ilerleyebilir. Son dönem böbrek yetmezliği; böbreklerin artık, vücudun sağlıklı yaşamını sürdürebilmesi için gereken fonksiyonları gösteremediği ve böbrek fonksiyonlarını değişen derecelerde yerine koyacak tedavilere ihtiyaç duyulan dönemleri ifade etmektedir. Böbrek yerine koyma tedavileri dediğimiz bu tedaviler, böbrek nakli, hemodiyaliz ve periton diyalizidir. Ülkemizde, 80.000’in üzerinde hasta (milyon nüfus başına 1000 son dönem böbrek yetmezliği hastası) böbrek yerine koyma tedavileri ile yaşamlarını sürüdrmektedir. Böbrek hastalığı tanısı almak, hasta ve çevresi için büyük önem arz etmektedir. Özellikle ileri evre böbrek hastalıklarında, hasta ve çevresinin, günlük hayata, iş yaşamına katılımı, seyahat, sosyalleşme, beslenme gibi alışkanlıkları olumsuz etkilenmektedir. Bunların yanı sıra, hastalığa bağlı yakınmalar da(halsizlik, ağrı, bulantı, çabuk yorulma, bilişsel değişikilikler vb) hasta ve çevresinin yaşamını olumsuz etkiler. Diyaliz tedavileri, ilaç kullanımları, süreçte gelişen ek komplikasyon ve yan etkiler de, bazı hasta gruplarında hayatı zorlaştırabilir. Kronik böbrek hastalığı tanısının erken aşamalarında, hastalık hali kabulünde güçlükler yaşanır ve tanı inkar edilir. İzleyen dönemlerde kabullenme ile beraber yılgınlık gelişebilir. Ardından sürecin kabulü ile hasta yaşamın devam ettiğinin farkına vararak sürece uyum sağlar ve yeni normallerle hastalığı ile yaşamayı öğrenir. Hasta odaklı yaklaşım, çevre desteği ve gereğinde psikolog desteği bu sürenin en kısa zamanda ve sorunsuz olarak aşılmasını sağlayabilir. Bazı hastalarımız bu tedavileri düşman görmekte ve her şeyden sorumlu tutmaktadır. Bakış açımızı değiştirerek bu tedavi ile sunulanların farkına varabiliriz. Böbrek sağlığımız için yaşam tarzı değişiklilerini özümseyip, riskli grupların periyodik kontrollerinin sağlanması durumunda, toplum böbrek sağlığımızda anlamlı düzelmeler sağlanacaktır. Böbrek hastalıkları ile ilgi olabilecek yakınmalarınızın varlığında, ivedilkle bir hekime başvurmanız son derece önemlidir.
Devamı...

Böbrek Yerine Koyma Tedavileri

Son dönem böbrek yetmezliği olarak adlandırılan dönem, böbrek fonksiyon kaybının, tahammül edilemeyecek noktaya geldiği,  sağlıklı yaşamın sürdürülmesininin artık mümkün olmadığı, böbrek fonksiyonların bir şekilde kısmen de olsa yerine konması gereken dönemi ifade eder. Böbrek yerine koyma tedavleri bu dönemdeki tedavi seçeneklerini ifade eder. Bu seçenekler aşağıda sıralanmıştır. Böbrek nakli, Hemodiyaliz Periton diyalizi Böbrek naklinde kadavra(beyin ölümü gerçekleşmiş birey) veya canlı kaynaklı organ hastanın kasık bölgesine cerrahi olarak yerleştirilir. Ayrıntılar için bkz böbrek nakli Hemodiyaliz tedavisinde hastadan alınan kan, diyalizör denilen özel filtreden geçirilerek atık maddelerden arındırılıktan sonra hastaya geri verilir. Ayrıntılar için bkz hemodiyaliz Periton diyalizinde karın boşluğuna özel bir sıvı verilir. Karın boşluğunda bekleyen sıvı bu süre boyunca karın duvarındaki damardaki kanla etkileşime girer ve kanda düzeyi yüksek olan maddeler karın boşluğundaki sıvıya geçer, karın boşluğundaki sıvının vücut dışına alınması ile atık maddeler vücuttan uzaklaştırılmış olur. Bu işlem günde birkaç kez tekrarlanır. Ayrıntılar için bkz periton diyalizi Tüm tedavi seçeneklerinin kendine özgü artıları ve potansiyel riskleri vardır. Yaşam süresi, yaşam kalitesi göz önünde bulundurulduğunda bu üç tedavi arasında böbrek nakli diğerlerinden üstündür. Ancak tüm hastaların böbrek nakli için uygun olmaması ve yeterli organ bulunamaması nedeniyle, ne yazık ki böbrek nakli tüm hastalar için uygulanabilir bir yöntem değildir. Bu üç tedavi yönteminin de belirli bir ömrü vardır ve bu süre sıklıkla hastanın beklenen yaşam süresinden daha kısadır. Bu nedenle, bu yöntemleri biribirleri ile yarıştırmaktan ziyade, uygun kombinasyonda entegre ederek, hastaların hizmetine sunmak önemlidir.
Devamı...

Hemodiyaliz

Hemodiyalizmson dönem böbrek yetmezliğinin tedavi seçeneklerinden biridir.  Hemodiyalizde tedavisinde,  bir cihaz böbreklerin itrah görevini devir alır. Hemodiyaliz tedavisine ne zaman başlanacağı, hastanın yakınmaları, hastanın genel iyilik hali, fizik inceleme ve laboratuar bulgularına göre doktornuz tarafından belirlenir. Hemodiyaliz sırasında, hastadan vücut dışına alınan kan, diyalizör denen özel bir filtrede diyalizat denilen özel bir sıvı ile karşılaştırılır. Kanda düzeyi yüksek olan atık maddeler difüzyonla diyalizat olarak adlandırılan sıvıya geçer ve vücuttan uzaklaştırılır. Aynı zamanda kan ve diyalizat arasındaki basınç farkı ayarlanarak hastadan sıvı uzaklaştrılıması(ultrafiltrasyon) da gerçekleştirilir. Hemodiyaliz tedavisi hemodiyaliz merkezi veya evde (bkz evde hemodiyaliz) gerçekleştirilebilir. Hemodiyaliz tedavisi standart olarak haftada 3 kez, 4 saat süreyle gerçekleştirilir. Hemodiyaliz tedavisinin sıklığının (haftada 3 kez yerine 4-7 kez) ve/veya süresinin (4 saat yerine, 5, 6 veya 8 saat) arttırılması ile yaşam süresinin, yaşam kalitesinin arttığı, hastaneye yatışların, kardiyovasküler hastalık sıklığının ve tedavi maliyetlerinin azaldığı gösterilmiştir. Bu nedenle evde hemodiyaliz cazip bir seçenek gibi görülmektedir(bkz evde hemodiyaliz). Hemodiyaliz tedavisi için özelleştirilmiş damar yoluna ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amaçla atardamar ve toplardamar arasında cerrahi olarak oluşturulan fistül (arterioveöz fistül, AVF) en uygun çözümdür. Ancak oluşturulması ve kullanılması arasında yaklaşık olarak 2 aylık bir olgunlaşma sürecini gerektirmesi nedeniyle, 6 ay içinde hemodiyaliz tedavisinin başlanacağı öngörülen hastalarda, ilgili doktor tarafından zamanlama planlanmalıdır. Diğer damara ulaşım yolları ise geçici, tünelli ve kateterler ve arterivenöz greft dir.
Devamı...

Evde Hemodiyaliz

Haftada 7 gün ve 24 saat kesintisiz çalışan (toplam 168 saat) böbreklerin işlevi, haftada 12 saat hemodiyaliz ile (haftada 3 kez 4 saat süreli) yerine konmaya çalışılmaktadır. Mevcut hemodiyaliz tedavisi ile temel sorunlarımızın çözülmesine karşın, istenilen sağkalım, yaşam kalitesi hedeflerine ulaşılamamaktadır. Hemodiyaliz tedavisinin sıklığının (haftada 3 kez yerine 4-7 kez) ve/veya süresinin (4 saat yerine, 5, 6 veya 8 saat ) arttırılması ile yaşam süresinin, kalitesinin arttığı, hastaneye yatışların, kardiyovasküler hastalık sıklığının ve tedavi maliyetlerinin azaldığı gösterilmiştir. Buna karşın tüm hastalarda hemodiyaliz tedavisinin sıklığının ve süresinin arttırılması mümkün değildir. Bunun önündeki engeller; hastanın iş ve sosyal yaşamından (ç)alınan sürenin artması ve sağlık sistemi cihaz ve personel altyapısının bunu karşılamaktan uzak olmasıdır. Evde hemodiyaliz, bu noktada bir çözüm sunmaktadır. Hemodiyaliz tedavisinin, haftada 3 kez sekiz saat süreyle (24 saat/hafta) yapılması arzu edilen kazanımları sağlarken, bu tedavinin evde gece uykuda iken uygulanması da, iş ve sosyal yaşamdan ayrılacak zamanı neredeyse sıfırlamaktadır. Evde hemodiyaliz uygulaması için, hastanın evine bir hemodiyaliz cihazı ve su arıtma sistemi kurulur. 2 aydan kısa olmayan bir eğitimle hasta veya hasta yakınına konu ile ilgili ayrıntılı teorik ve uygulamalı eğitim verilmektedir. Eğitim alınmak istenmemesi durumunda profesyonel hemşire desteği de bir alternatif olabilir. Hasta ve yakınları evde hemodiyaliz konuşulduğunda, en çok, profesyonellik gerektiren bir işlemi kendilerinin yapıp yapamayacağı konusunda endişe taşıdıklarını ifade etmektedir. Pratikte, araba sürebilen, dikiş makinası kullanabilen herkesin yeterince özen ve ilgi göstermesi durumunda evde hemodiyaliz işlemini de başarılı ile gerçekleştirebileceğine inanmaktayız.
Devamı...

Periton Diyalizi

Periton diyalizi böbrek yetmezliğinin tedavi seçeneklerinden biridir Periton diyalizinde karın boşluğuna özel bir kateter yardımıyla özel bir sıvı verilir. Karın boşluğunda bekleyen sıvı bu süre boyunca karın duvarındaki damardaki kanla etkileşime girer ve kanda düzeyi yüksek olan maddeler karın boşluğundaki sıvıya geçer, karın boşluğundaki sıvının vücut dışına alınması ile atık maddeler vücuttan uzaklaştırılmış olur. Bu işlem günde birkaç kez tekrarlanır Periton diyalizi işlemi hastanın evinde gerçekleştirilir. Periton diyalizi kararı alındığında öncelikle karın boşluğuna ince bir tüp yerleştirilir. Bu tüp aracılığıyla karın boşluğuna sıvı verilmesi ve karın boşluğundaki sıvının vücut dışına alınması sağlanır. Kateter takılması sonrası eğitim süreci başlar. Eğitim sürecinde periton diyalizi işleminin nasıl gerçekleştirileceği ve dikkat edilmesi gereken noktalar teorik ve uygulamalı olarak anlatılır. “Dolum”, karın boşluğuna sıvı verilmesini, “bekleme”, sıvının batın boşluğunda kaldığı zamanı, “boşaltım”, karın boşluğundaki svının vücut dışına alımasını ve “değişim” ise dolum, bekleme  ve boşaltım işlemlerinin tamamını ifade eder. Eğitim süresi kişiden kişiye değişmekle beraber bir hafta ile bir ay arasında değişir. Periton diyalizi hasta veya hasta yakın tarafından uygulanabilir. Periton diyalizi iki farklı şekilde uygulanabilir. İlk yöntem elle-manuel olarak adlandırılır. Sıvı değişim işlemleri hasta veya yakını tarafından elle gerçekleştirlir. Genellikle günde 4 değişim gerçekleştirilir. Diğer form ise aletli-otomatize olarak adlandırılır. Aletli formda geceleri cihaz yardımıyla otomatik 4-7 değişim yapılırken, gün içi ilave bir değişim eklenebilir. Herşeyde olduğu gibi periton diyalizi sırasında da bazı sorunlar yaşanabilir. Karın zarı enfeksiyonu, yani peritonit hastalar arasında en korkulan komplikasyon olup, sıklıkla antibiyotiklerle etkin olarak tedavi edilebilir. İyi merkezlerde peritonit oranı her bir hasta için yaklaşık olarak 40 haftada bir gözlenir.
Devamı...